28 Ekim 2025 Salı

YÂSÎN-İ ŞERÎF HAKKINDA BAZI HAVÂS

 YÂSÎN-İ ŞERÎF HAKKINDA BAZI HAVÂS

🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲

İsteklerin Husulü İçin Yâsîn Suresi Okumak ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

1️⃣-) Yâsîn Suresi’nin havassından bir tanesi de bütün isteklerin gerçekleşmesine vesile olmasıdır.

Bunu yapmak isteyen kişi yatsı namazından sonra abdest alıp, iki rekat hacet namazı kıldıktan sonra bu sure-i şerifeyi 41 kere okur.

Fakat her bir tanesini okuduktan sonra, aşağıdaki duayı okur ve noktalı yerde Allâh-u Te’âlâ’dan isteği neyse: “Yâ men yekûlü li’ş-şey’i, {kün fe yekûnü}, if’al lî…”

يَا مَنْ يَكُولُ لِلشَّيْءِ، {كُنْ فَيَكُونُ}، اِفْعَلْ لِي…

“Ey bir şeye ‘Var ol’ buyurunca o da hemen meydana geliveren (Allâh’ım)! Benim için şu işimi gerçekleştir” diyerek isteğini zikreder. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:13; Seyyid Süleyemân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/73-74]

2️⃣-) Her kimin makam-mevki sahibi birisinden bir isteği olur da, Yâsîn Suresi’ni 25 kere okuduktan sonra o kişinin yanına girip isteğini söylerse, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle o kişi kendisine çok hürmet edip isteğini yerine getirir. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:13; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/73]

3️⃣-) Yâsîn Suresi bütün isteklerin gerçekleşmesi niyetiyle 7 kere okunup, her bir kere okunduktan sonra da şu dua 7 kere okunursa, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle isteği ne olursa olsun muhakkak gerçekleşir.

Dua şöyledir: “Eyyühe’l-cemâ’atü’l-müse(kh)(kh)arûne’l-mütî’ûne li hâzihi’s-sûrati’l-mübâraketi! Bi hakki enbiyâillâhi te’âlâ ve evliyâihî ve bi hakki (kh)âlikiküm, ic’alû kelimetî sâriyeten ve kavlî mesmû’an ve mekbûlen vekfûnî mühimmâtî ve emiddûnî ve e’înûnî fi’l-ümûri küllihe’l-külliyyeti ve’l-cüz iyyeti bi hakki {innehû min süleymâne ve innehû bismillâhi’r-rahmâni’r-rahîmi}, el-vehâ, el-‘acel, es-sâ’ah”

أَيُّهَا الْجَمَاعَةُ الْمُسَخَّرُونَ الْمُطِيعُونَ لِهَاذِهِ السُّورَةِ الْمُبَارَكَةِ! بِحَقِّ أَنْبِيَاءِ اللهِ تَعَلَى وَ أَوْلِيَائِهِ وَ بِحَقِّ خَالِقِكُمْ، اِجْعَلُوا كَلِمَتِي سَارِيَةً وَ قَوْلِي مَسْمُوعًا وَ مَقْبُولًا وَاكْفُونِي مُهِمَّاتِي وَ أَمِدُّونِي وَ أَعِينُونِي فِي الْأُمُورِ كُلِّهَا الْكُلِّيَّةِ وَ الْجُزْئِيَّةِ بِحَقِّ {اِنَّهُ مِنْ سُلَيْمٰنَ وَاِنَّهُ بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِۙ}, اَلْوَحَا، اَلْعَجَلْ، اَلسَّاعَةْ

“Ey bu mübarek sureye itaat eden ve musahhar (amade) olan (ruhaniler ve melekler) cemaat(i)! Allâh’ın peygamberlerinin ve velilerinin bahşı için ve (en başta) yaratıcınız hakkı için benim sözümü tesirli ve makbul yapın. Mühim işlerime kafi gelin. Büyük küçük tüm işlerimde bana yardım edin.

‘Şüphesiz ki o Süleymân’dandır ve muhakkak ki o Rahmân ve Rahîm olan AIIâh’ın adıyladır’ (en-Neml Suresi:30) (ayet-i kerimesinin) hakkı için bana imdat edin. Çabuk davranın! Acele edin! Şu anda yetişin.” [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:14; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/78]

4️⃣-) Bir kimse Yâsîn Suresi’ni 41 kere okursa, isteği ne olursa olsun gerçekleşir. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:14]

5️⃣-) Kadir yahut Beraat ya da Mevlid Gecesi sabaha karşı abdestli bir vaziyette kıbleye karşı oturup 41 defa Yâsîn Suresi’ni okuyarak Allâh-u Te’âlâ’dan muradının gerçekleşmesini isteyen kişinin maksadı hasıl olur. [Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/79]

6️⃣-) Bazı alimlerin bildirdiğine göre haceti olan biri Yâsîn-i Şerif’i ardı ardına 4 kere okuyup bitirir, peşinden: “Sübhâne’l-müneffisi ‘an külli medyûnin, sübhâne’l-müferrici ‘an külli mehzûnin, sübhâne men ce’ale (kh)azâinehû beyne’l-kâfi ve’n-nûni, sübhâne men {emruhû izâ erâde şey’en en yekûle lehû kün fe yekûnü}, yâ müferrice’l-hemmi, ferric! Yâ müferrice’l-hemmi, ferric! Yâ müferrice’l-hemmi, ferric!”

سُبْحَانَ الْمُنَفِّسِ عَنْ كُلِّ مَدْيُونٍ، سُبْحَانَ الْمُفَرِّجِ عَنْ كُلِّ مَحْزُونٍ، سُبْحَانَ مَنْ جَعَلَ خَزَائِنَهُ بَيْنَ الْكَافِ وَ النُّونِ، سُبْحَانَ مَنْ {اَمْرُهُٓ اِذَٓا اَرَادَ شَيْئًا اَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ}، يَا مُفَرِّجَ الْهَمِّ، فَرِّجْ! يَا مُفَرِّجَ الْهَمِّ، فَرِّجْ! يَا مُفَرِّجَ الْهَمِّ، فَرِّجْ!

“Her borçluyu rahatlatan Zat’ı tesbih ederim. Her üzüntülüyü rahata çıkaran Zat’ı tenzih ederim. Hazinelerini ‘Kâf’ ile ‘Nûn’ arasına (‘Kün’ emrine) yerleştiren Zat’ı tesbih ederim.

Bir şeyi istediği zaman ona ‘Ol’ dediği anda her istediği oluveren Zat’ı noksan sıfatlardan tenzih ederim. Ey sıkıntıları açan (Allâh)! (Sıkıntılarımı) feraha çıkar.

Ey dertleri kaldıran (Allâh)! (Dertlerimi benden) açıver. Ey kederleri yok eden (Allâh)! (Kederlerimi benden) aç” duasını 4 kere okur.

Peşine de: “Allâhümme ferric ‘annî hemmî ve ğammî feracen ‘âcilen bi rahmetike yâ erhame’r-râhimîne ve sallallâhü ‘alâ seyyidinâ Muhammedin ve ‘alâ âlihî ve sahbihî ve selleme”

اَللَّهُمَّ فَرِّجْ عَنِّي هَمِّي وَ غَمِّي فَرَجًا عَاجِلًا بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ وَ صَلَّى اللهُ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلَى آلِهِ وَ صَحْبِهِ وَ سَلَّمَ

“Ey Allâh! Acilen benim sıkıntımı ve kederimi tam manasıyla aç. Ey acıyanların en merhametlisi rahmetinle (muamele eyle). Allâh-u Te’âlâ Efendimiz Muhammed’e ve al-i ashabına salat-ü selam eylesin” der.

Böyle yapan kişinin istediği her ne şey olursa Allâh-u Te’âlâ onun muradını gerçekleştirir. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:14; ‘Abdullâh ibnü Es’ad el-Yâfi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:89; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/81]

7️⃣-) Allâh-u Te’âlâ’dan bir isteği olan kişi Yâsîn Suresi’ni, bu surede toplam 7 kere zikredilen her: “Mübîn”

مُبِينٍ

lafzına gelince aşağıdaki duayı okuyarak toplam 35 kere okursa, Allâh-u Te’âlâ ‘nın izniyle istediğine kavuşur.

Dua şöyledir: “Allâhümmerzüknî rizkan bi lâ keddin, vestecib dü’âî bi lâ raddin, ve e’ûzü bike mine’l-fedîhateyni, el-fekri ve’d-deyni, ve min şemâteti’l-e’ğdâi, sübhâne’l-müneffisi ‘an külli medyûnin, sübhâne’l-müferrici ‘an külli mehzûnin, sübhâne’l-mü(kh)allisi li külli mescûnin, sübhâne’l-‘âlimi bi külli meknûnin, sübhâne mücri’l-mâi fi’l-bihâri ve’l-‘uyûni, sübhâne men ce’ale (kh)azâinehû beyne’l-kâfi ve’n-nûni, sübhâne men izâ kadâ emran fe innemâ {yekûlü lehû kün fe yekûnü}, {sübhânellezî bi yedihî melekûtü külli şey’in ve ileyhi türce’ûne}, {sübhâne rabbike rabbi’l-‘izzeti ‘ammâ yesifûne, ve selâmün ‘ale’l-mürselîne, ve’l-hamdülillâhi rabbi’l-‘âlemîne}, {küllü şey’in hâlikün illâ vechehû lehü’l-hukmü ve ileyhi türce’ûne}”

اَللَّهُمَّ ارْزُقْنِي رِزْقًا بِلَا كَدٍّ، وَاسْتَجِبْ دُعَائِي بِلَا رَدٍّ، وَ أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْفَضِيحَتَيْنِ، اَلْفَقْرِ وَ الدَّيْنِ، وَ مِنْ شَمَاتَةِ الْأَعْدَاءِ، سُبْحَانَ الْمُنَفِّسِ عَنْ كُلِّ مَدْيُونٍ، سُبْحَانَ الْمُفَرِّجِ عَنْ كُلِّ مَحْزُونٍ، سُبْحَانَ الْمُخَلِّصِ لِكُلِّ مَسْجُونٍ، سُبْحَانَ الْعَالِمِ بِكُلِّ مَكْنُونٍ، سُبْحَانَ مُجْرِي الْمَاءِ فِي الْبِحَارِ وَ الْعُيُونِ، سُبْحَانَ مَنْ جَعَلَ خَزَائِنَهُ بَيْنَ الْكَافِ وَ النُّونِ، سُبْحَانَ مَنْ إِذَا قَضَى أَمْرًا فَإِنَّمَا {يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ}، {سُبْحَانَ الَّذِي بِيَدِهِ مَلَكُوتُ كُلِّ شَيْءٍ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ}، {سُبْحَانَ رَبِّكَ رَبِّ الْعِزَّةِ عَمَّا يَصِفُونَۚ، وَسَلَامٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَۚ، وَالْحَمْدُ لِله رَبِّ الْعَالَمِينَ}، {كُلُّ شَيْءٍ هَالِكٌ اِلَّا وَجْهَهُۜ لَهُ الْحُكْمُ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ}

“Ey Allâh! Beni zahmetsiz rızıklandır. Duamı redsiz kabul eyle. (Ey Allâh!). İki rezil halden; fakirlikten ve borçtan, ayrıca düşmanların bizimle alay etmesin(e sebep olacak kötü haller)den Sana sığınırım.

Her borçluyu rahatlatan Zat’ı tesbih ederim. Her üzüntülüyü rahata çıkaran Zat’ı (bütün noksanlıklardan) tenzih ederim. Hapse atılmış olanları kurtaran Zat’ı tesbih ederim. Her gizliyi bilen Zat’ı tesbih ederim. Denizlerde ve ırmaklarda suları akıtı(p deveran ettire)n Zat’ı tesbih ederim.

Hazinelerini ‘Kâf’ ile ‘Nûn’ arasına (‘Kün’ emrine) yerleştiren Zat’ı tesbih ederim. Bir şeye hükmedeceği zaman ona (sadece) ‘Ol’ dediği anda her istediği oluveren Zat’ı (noksan sıfatlardan) tenzih ederim.

(Bütün noksan sıfatlardan tenzih ve) tesbih O Zat’a ki her şeyin (görünen ve görünmeyen tüm yönleriyle) gerçek mülkü O’nun yed(-i kudret)indedir, siz de ancak O’na döndürüleceksiniz.

(Müşriklerin) nitelemekte oldukları şeylerden, O izzet sahibi Rabbi’ne tenzih olsun. Tüm gönderilen (peygamber)lere selam olsun. Bütün (nimetlere karşı) Allâh’a, o tüm alemlerin Rabbi’ne hamdolsun. O’nun Zatı dışında her şey helak olucudur. (Her konuda geçerli olan karar ve) hüküm de ancak O’na aittir. Siz (ölümünüzün ardından diriltilerek) ancak O’na döndürüleceksiniz.” [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:14-15; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/81-82]

8️⃣-) Bir isteğin hasıl olmasını isteyen kişi için mükerrer (belirli bir yerden sonra baştan almak suretiyle tekrarlanma şekliyle) Yâsîn Suresi okumak mücerreptir (tecrübe olunmuştur).

Bunu yapmak isteyen kişi gece veya gündüz abdest alıp iki rekat namaz kıldıktan sonra kıbleye karşı oturarak E’ûzü Besmele’den sonra Yâsîn Suresi’ni okumaya başlar ve bu surede toplam 7 yerde geçen her: “Mübîn”

مُبِينٍ

lafzında geri dönüp en baştan başlamak suretiyle Yâsîn Suresi’ni nihayetine kadar okur. Sonra 3 kere İhlâs, 1 kere Fâtiha ile 11 kere: “Allâhümme salli ‘alâ seyyidinâ Muhammedin ve ‘alâ âli seyyidinâ Muhammedin”

اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى سَيِّدِنِا مُحَمَّدٍ وَ عَلَى آلِ سَيِّدِنِا مُحَمَّدٍ

“Ey Allâh! Efendimiz Muhammed’e ve Efendimiz Muhammed’in Ehl-i Beyti’ne salat eyle” diyerek salat-ü selam okuyup isteğini Allâh-u Te’âlâ’ya arzeder. Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle bunu yapanın isteği yerine gelir. [Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/88]

9️⃣-) Bir kimsenin Allâh-u Te’âlâ’dan gerçekleştirmesini istediği bir haceti olur da Yâsîn-i Şerif’teki:

سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ ﴿٥٨﴾

(Yâsîn Suresi:58) ayet-i kerimesini 1479 kere okursa, Allâh-u Te’âlâ o kişinin muradını verir ki bu denenmiştir. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:15; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/83]

🔟-) Bir muradının hasıl olmasını isteyen kişi o niyetle seher vakti (imsaktan önce) Yâsîn-i Şerif okur ve:

سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ ﴿٥٨﴾

(Yâsîn Suresi:58) ayet-i kerimesine gelince 818 kere bu ayeti tekrar eder ve böylece sureyi bitirirse o muradı hasıl olur. [Ahıskalı Ali Haydar Efendi, Şahsî Mushâf-ı Şerîfi, sh:445 hâmişinde]

1️⃣1️⃣-) Bazı muhakkik alimlerden rivayet edildiğine göre bir kişi abdestli bir vaziyette tenha bir mahalde oturup zihnini toparlayarak:

سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ ﴿٥٨﴾

(Yâsîn Suresi:58) ayet-i kerimesini 119 kere okur da, dünya ve ahiret adına ne isteği varsa Allâh-u Te’âlâ’ya arzederse, duası müstecab (makbul) olur. [Muhammed ibnü ‘Alî Hırid et-Terîmî, el-Vesâilü’ş-şâfi’a fi’l-ezkâri’n-nâfi’a, sh:473]

🔲

Berekete Nail Olmak İçin Yâsîn Suresi Okumak ve Yazmak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

1️⃣-) Yâsîn Suresi yazılıp bereketlenmesi istenilen bir malın veya eşyanın içerisine konulursa, orada bereket hasıl olur. [Muhammed Hakkî en-Nâzillî, Hazînetü’l-esrâr, sh:166]

2️⃣-) Ulemanın beyanına göre bir kimse abdestli ve oruçlu bir vaziyetteyken:

اِنَّا نَحْنُ نُحْيِ الْمَوْتٰى وَنَكْتُبُ مَا قَدَّمُوا وَاٰثَارَهُمْۜ وَكُلَّ شَيْءٍ اَحْصَيْنَاهُ فِي اِمَامٍ مُبِينٍ۟ ﴿١٢﴾

(Yâsîn Suresi:12) ayet-i kerimesi, peşine de:

اَللهُ مُحْىِ الْمَوْتَى وَ جَامِعُ الشَّتَاتِ وَ مُخْرِجُ بَرَكَاتِ الْأَرْضِ، لَا يَعْزُبُ عَنْ عِلْمِهِ شَيْءٌ بِقُدْرَتِهِ

“Allâh ölüleri dirilten, parça (parça olmuş)ları bir araya getiren ve yeryüzünün bereket(inin eser)lerini çıkarandır. Kudreti ile hiçbir şey O’nun ilminden gizli kalmaz” duasını misk, zaferan (safran) ve gül suyu karışımından yapılan bir mürekkeple temiz bir porselen tabağa yazar da sonra onun üzerine Yâsîn Suresi’nin tamamını okuyup üfler ve ardından bu yazıyı yağmur suyu ile bozup o suyu meyve vermeyen bir ağacın dibine 3 gün boyunca dökerse, o ağacın meyvesi bollaşır.

Harab olmuş bir diyarın yeniden mamur bir yer haline gelmesi için hicri bir ayın ilk perşembe gününden başlanarak 3 gün boyunca bu sudan o mahalle (yere) dökülürse Allâh-u Te’âlâ oranın mamur olması için esbabı halkeder. [‘Abdullâh ibnü Es’ad el-Yâfi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:90; Muhammed ibnü Ahmed et-Temîmî, Havâssu’l-Kur’âni’l-‘Azîm, Süleymâniye Kütüphânesi, Servili, rakam:227, verak:58a-58b]

3️⃣-) Ziraatla (tarımla) uğraşan bir kimse ekinlerinin ve meyvelerinin bollaşması için:

وَاٰيَةٌ لَهُمُ الْاَرْضُ الْمَيْتَةُۚ اَحْيَيْنَاهَا وَاَخْرَجْنَا مِنْهَا حَبًّا فَمِنْهُ يَأْكُلُونَ ﴿٣٣﴾ وَجَعَلْنَا فِيهَا جَنَّاتٍ مِنْ نَخِيلٍ وَاَعْنَابٍ وَفَجَّرْنَا فِيهَا مِنَ الْعُيُونِۙ ﴿٣٤﴾ لِيَأْكُلُوا مِنْ ثَمَرِهِۙ وَمَا عَمِلَتْهُ اَيْدِيهِمْۜ اَفَلَا يَشْكُرُونَ ﴿٣٥﴾ سُبْحَانَ الَّذِي خَلَقَ الْاَزْوَاجَ كُلَّهَا مِمَّا تُنْبِتُ الْاَرْضُ وَمِنْ اَنْفُسِهِمْ وَمِمَّا لَا يَعْلَمُونَ ﴿٣٦﴾

(Yâsîn Suresi:33-36) ayet-i kerimelerini misk, zaferan (safran) ve gül suyu karışımından yapılan bir mürekkeple bir kağıda yazar ve bu yazıyı (Rumi takvime göre) aralık ayının yağmur suyuyla bozduktan sonra bahçeye ve ekinlere serperse, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle bu bahçede beklenen netice ve bereket hasıl olur. [‘Abdullâh ibnü Es’ad el-Yâfi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh: 90; Muhammed ibnü Ahmed et-Temîmî, Havâssu’l-Kur’âni’l-‘Azîm, Süleymâniye Kütüphânesi, Servili, rakam:227, verak:59a]

🔲

Düşmanlara Galibiyet İçin Yâsîn Suresi Okumak ve Yazmak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

1️⃣-)

a) Yâsîn Suresi’nin 8. ve 9. ayet-i kerimeleri olan:

اِنَّا جَعَلْنَا فِي اَعْنَاقِهِمْ اَغْلَالًا فَهِيَ اِلَى الْاَذْقَانِ فَهُمْ مُقْمَحُونَ ﴿٨﴾ وَجَعَلْنَا مِنْ بَيْنِ اَيْدِيهِمْ سَدًّا وَمِنْ خَلْفِهِمْ سَدًّا فَاَغْشَيْنَاهُمْ فَهُمْ لَا يُبْصِرُونَ ﴿٩﴾

kavl-i şerifleri düşmandan gelebilecek tehlikeleri bertaraf etmek için başvurulacak en tesirli ayet-i celilelerdir.

b) Bu ayet-i kerime, altın veya bakır bir levha üzerine işlenerek yazılır

ve bu levha harp esnasında kullanılan silaha bağlanırsa, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle bu uygulama kesin zafer elde etmek için kafi gelecektir.

c) Ayrıca bu ayet-i kerimeleri bir kimse yatağına yatarken okursa,

o ev sabaha kadar hırsıza karşı korunmuş olur.

d) Bu ayet-i kerimeler mücadele halinde olan iki kişi üzerine okunursa,

zalim olan kimsenin yenilmesine, mazlumun da başarı sağlamasına vesile olur. [‘Abdullâh ibnü Es’ad el-Yafi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:90; Muhammed ibnü Ahmed et-Temîmî, Havâssu’l-Kur’âni’l- ‘Azîm, Süleymâniye Kütüphânesi, Servili, rakam:227, verak:57b]

🔲

Hastalıkların Şifası İçin Yâsîn Suresi Okumak ve Yazmak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

1️⃣-) Her kim humma (yüksek ateşli sıtma) hastalığına tutulursa şifası için bir ip alınıp Yâsîn-i Şerif okunmaya başlanır, her:

مُبِينٍ

lafzına gelince ipe bir düğüm atılır ki bu lafız bu sure-i celilede toplam 7 yerde mevcut olduğundan kıraatin bitiminde 7 kere düğüm atılmış olur. Kıraat bu şekilde tamamlandıktan sonra bu ip hastanın sağ pazısına takılırsa, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle hastalığı geçer. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:14; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/80]

2️⃣-) Her gün sabah namazını eda ettikten sonra ya da herhangi bir vakitte:

سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ ﴿٥٨﴾

(Yâsîn Suresi:58) ayet-i kerimesini 28 kere okuyan kişi, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle veba, taun ve kolera gibi bulaşıcı hastalıklardan hiçbirine yakalanmaz. [Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/84]

3️⃣-) Ruhani (psikolojik) bir hastalığa müptela olan kişinin üzerine ardı ardına 3 gün boyunca:

سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ ﴿٥٨﴾

(Yâsîn Suresi:58) ayet-i kerimesi 100’er defa okunur ve yine bu ayet-i kerime porselen bir tabağa safranla yazıldıktan sonra, bu yazı su ile bozularak 7 gün boyunca o hastaya içirilirse, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle o kişi hastalığından kurtulur. [Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/85]

4️⃣-) Hastalıkların, ağrıların ve kalp çarpıntısının şifası için Yâsîn Suresi; Fâtiha, Felak, Nâs ve Âyete’l-Kürsî ile birlikte misk, zaferan (safran) ve gül suyu karışımından yapılan bir mürekkeple temiz bir kağıda yazılır, sonra bu yazı mümkünse yağmur suyuyla bozulur da bu sudan içecek olan hasta: “Neveytü’ş-şifâe bi âyâtillâhi’l-‘ızâmi, ve esmâihi’l-kirâmi”

نَوَيْتُ الشِّفَاءَ بِآيَاتِ اللهِ الْعِظَامِ، وَ أَسْمَائِهِ الْكِرَامِ

“Allâh-u Te’âlâ’nın yüce ayetleri ve keremli isimleri ile şifaya niyet ettim” duasını okuyarak içerse, Allâh-u Te’âlâ o kişiye şifa ihsan eder. [Muhammed Hakkî en-Nazillî, Hazînetü’l-esrâr ve celîletü’l-ezkâr, sh:166]

5️⃣-) Vücuttaki güçsüz bölgelerin, kemik ağrısının ve kırıkların şifası için Yâsîn Suresi’nin 78-83. ayet-i kerimeleri olan:

قَالَ مَنْ يُحْيِ الْعِظَامَ وَهِيَ رَمِيمٌ ﴿٧٨﴾ قُلْ يُحْيِيهَا الَّذِي اَنْشَاَهَٓا اَوَّلَ مَرَّةٍۜ وَهُوَ بِكُلِّ خَلْقٍ عَلِيمٌۙ ﴿٧٩﴾ اَلَّذِي جَعَلَ لَكُمْ مِنَ الشَّجَرِ الْاَخْضَرِ نَارًا فَاِذَٓا اَنْتُمْ مِنْهُ تُوقِدُونَ ﴿٨٠﴾ اَوَلَيْسَ الَّذِي خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ بِقَادِرٍ عَلٰٓى اَنْ يَخْلُقَ مِثْلَهُمْۜ بَلٰى وَهُوَ الْخَلَّاقُ الْعَلِيمُ ﴿٨١﴾ اِنَّمَٓا اَمْرُهُٓ اِذَٓا اَرَادَ شَيْئً اَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ ﴿٨٢﴾ فَسُبْحَانَ الَّذِي بِيَدِهِ مَلَكُوتُ كُلِّ شَيْءٍ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ ﴿٨٣﴾

ayet-i kerimeler temiz bir zeytinyağı üzerine 40 kere okunduktan sonra bu zeytinyağı zikredilen rahatsızlıkların olduğu bölgelere sürülürse, Allâh-u Te’âlâ o kişiye şifa ihsan eder. [‘Abdullâh ibnü Es’ad el-Yâfi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:90; Muhammed ibnü Ahmed et-Temîmî, Havâssu’l-Kur’âni’l-‘Azîm, Süleymâniye Kütüphânesi, Servili, rakam:227, verak:59b]

6️⃣-) Başı ağrıyan ya da baş bölgesinde bir takım hastalıklar bulunan kişi Yâsîn Suresi’ni temiz bir kağıda yazıp muska yaparak boynuna takarsa, bu uygulama o kişinin hastalıklarının şifasına vesile olur. [‘Abdullâh ibnü Es’ad el-Yâfi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:89]

🔲

Kayıp Olan Bir Şeyin Bulunması İçin Yâsîn Suresi’nin 67. Ayet-i Kerimesini Okumak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Kaybettiği bir şeyi bulmak isteyen kişi Yâsîn Suresi’nin 67. ayet-i kerimesi olan:

وَلَوْ نَشَٓاءُ لَمَسَخْنَاهُمْ عَلٰى مَكَانَتِهِمْ فَمَا اسْتَطَاعُوا مُضِيًّا وَلَا يَرْجِعُونَ۟ ﴿٦٧﴾

ayet-i kerimesine kadar okuduktan sonra, Nur Suresi’nin 40. ayet-i kerimesi olan:

اَوْ كَظُلُمَاتٍ ف۪ي بَحْرٍ لُجِّيٍّ يَغْشٰيهُ مَوْجٌ مِنْ فَوْقِه۪ مَوْجٌ مِنْ فَوْقِه۪ سَحَابٌۜ ظُلُمَاتٌ بَعْضُهَا فَوْقَ بَعْضٍۜ اِذَٓا اَخْرَجَ يَدَهُ لَمْ يَكَدْ يَرٰيهَاۜ وَمَنْ لَمْ يَجْعَلِ اللّٰهُ لَهُ نُورًا فَمَا لَهُ مِنْ نُورٍ۟ ﴿٤٠﴾

ayet-i kerimesini okur. Sonra 3 kere de Târık Suresi’nin 8. ayet-i kerimesi olan:

اِنَّهُ عَلٰى رَجْعِه۪ لَقَادِرٌۜ ﴿٨﴾

ayet-i kerimesini okur. Böyle yapan kişi Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle kaybettiği şeyi en yakın zamanda bulur. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:15]

🔲

Şerlerden Muhafaza Olunmak İçin Yâsîn Suresi Okumak ve Yazmak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

1️⃣-) Yâsîn Suresi’ni sabah namazından sonra tam bir itikad ve taharet hali üzere okuyan kimse o gün akşama kadar hiçbir türlü fenalığa duçar olmaz ve akşam namazından sonra okuyan kimse de sabaha kadar her türlü fenalıklardan emin ve mahfuz olur. Kendisi bu şekilde korunduğu gibi evi, ailesi ve ticarethanesi, hasılı her şeyi Allâh-u Te’âlâ’nın hıfz-u emanı (koruması)nda olur. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:14; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/80]

2️⃣-) Yâsîn Suresi’ndeki:

سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ ﴿٥٨﴾

(Yâsîn Suresi:58) ayet-i kerimesini misk, zaferan (safran) ve gül suyu karışımından yapılan bir mürekkeple bir kağıda 5 kere yazıp muska yaparak üzerinde taşıyan kişi cinlerden, yerin ve göğün afetlerinden, düşman şerrinden ve her türlü kaza ve belalardan korunur. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:15; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/84]

3️⃣-) Bir kağıt üzerine Besmele-i Şerife ile beraber 3 defa:

سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ ﴿٥٨﴾

(Yâsîn Suresi:58) ayet-i kerimesi, misk, zaferan (safran) ve gül suyu karışımından yapılan bir mürekkeple yazılıp muska yapılarak yeni doğmuş bir çocuğun üstüne asılırsa, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle o çocuk nazar değmesinden, cin ve şeytanın ona musallat olmasından muhafaza olur. [Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/84-85]

4️⃣-) Bir kimse Yâsîn Suresi’ni temiz bir kağıda yazıp muska yaparak boynuna takarsa, Allâh-u Te’âlâ o kişiyi kötü bakışların ve cinlerin şerrinden korur. [‘Abdullâh ibnü Es’ad el-Yâfi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:89]

5️⃣-) Birisinden korkan kişi onun şerrinden korunmak niyetiyle 3 kere Yâsîn Suresi’ni okursa, Allâh-u Te’âlâ o kişiyi korktuğundan emin kılar. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:14]

🔲

Rızık Genişliğine Nail Olmak İçin Yâsîn Suresi Okumak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

1️⃣-) Her kim yatsı namazından sonra Yâsîn Suresi’ni, aralarında asla konuşmamak kaydıyla 41 kere okur, ardından da aşağıda yazılı olan duayı okursa, (çok çalışmadan) uyusa bile rızkını başının altında bulur (isteklerine ve rızık genişliğine kolayca kavuşur).

Bu dua şöyledir: “Allâhümme in kâne rızkî fi’s-semâi fe enzilhü, ve in kâne fi’l-erdı fe e(kh)richü, ve in kâne fi’l-behrı fe etli’ğhü, ve in kâne be’îden fe karribhü, ve in kâne karîben fe yessirhü, ve in kâne kalîlen fe kessirhü, ve in kâne kesîran fe hevvinhü, ve bârik lî fîhi, verzüknî min haysü lâ ehtesibü rızkan halâlen tayyiben ğadekan sehan tabekan mübâraken fîhi hattâ lâ yekûne li ehadin min (kh)alkıke ‘aleyye fîhi minnetün, vec’al yedî ‘ulyâ bi’l-i’ğtâi ve lâ tec’al yedî süflâ bi’l-isti’ğtâi, inneke ‘alâ külli şey’in kadîr”

اَللَّهُمَّ إِنْ كَانَ رِزْقِي فِي السَّمَاءِ فَأَنْزِلْهُ، وَ إِنْ كَانَ فِي الْأَرْضِ فَأَخْرِجْهُ، وَ إِنْ كَانَ فِي الْبَحْرِ فَأَطْلِعْهُ، وَ إِنْ كَانَ بَعِيدًا فَقَرِّبْهُ، وَ إِنْ كَانَ قَرِيبًا فَيَسِّرْهُ، وَ إِنْ كَانَ قَلِيلًا فَكَثِّرْهُ، وَ إِنْ كَانَ كَثِيرًا فَهَوِّنْهُ، وَ بَارِكْ لِي فِيهِ، وَارْزُقْنِي مِنْ حَيْثُ لَا أَحْتَسِبُ رِزْقًا حَلَالًا طَيِّبًا غَدَقًا سَحًا طَبَقًا مُبَارَكًا فِيهِ حَتَّى لَا يَكُونَ لِأَحَدٍ مِنْ خَلْقِكَ عَلَيَّ فِيهِ مِنَّةٌ، وَجْعَلْ يَدِي عَلْيَا بِا لْإِعْطَاءِ وَ لَا تَجْعَلْ يَدِي سُفْلَى بِا الْإِسْتِعْطَاءِ، إِنَّكَ عَلَى كُلِّ شَيْئٍ قَدِيرٌ

“Ey Allâh! Rızkı gökteyse onu indir, yerdeyse onu çıkar, denizdeyse su üstüne çıkar, uzaksa yakın et, yakınsa kolay et, azsa çok et, çoksa müyesser et ve benim için bereketli et, beklediğim ve beklemediğim her yerden bana helal, temiz, mübarek, bol ve çok rızıklar ihsan et ki kimsenin bana karşı bir minneti (başa kakması) olamasın. Sen benim elimi, vererek üstte olan el yap, isteyerek altta olan el yapma. Şüphesiz Sen her şeye hakkıyla gücü yetensin.” [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:14; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/79]

2️⃣-) Rızkı dar, kazancı az ve maddi olarak geçim hususunda sıkıntıda bulunan bir kimse cuma gecesi sabaha karşı (imsaktan önce) kalkıp abdest alarak iki rekat namaz kıldıktan sonra kıbleye karşı dizüstü oturup Besmele-i Şerife ile 3 kere İhlâs Suresi ve 1 defa Fâtiha-i Şerife okuduktan sonra Yâsîn Suresi’ni okumaya başlar ve:

سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ ﴿٥٨﴾

(Yâsîn Suresi:58) ayet-i kerimesine gelince: “Allâhümme innî es’elüke bi hakkı hâzihi’s-sûrati’ş-şerîfeti, ve bi hakkı selâmün kavlen min Rabbi’r-Rahîmin, en terzükanî rızkan halâlen tayyiben, allâhümme innî e’ûzü bike min şiddeti’l-fekri ve belâi’d-deyni, allâhümmec’alnî mine’ş-şâkirîn”

اَللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ بٍحَقِّ هَاذِهِ السُّورَةِ الشَّرِيفَةِ، وَ بٍحَقِّ سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ، أَنْ تَرْزُقَنِي رِزْقًا حَلَالًا طَيِّبًا، اَللَّهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ شِدَّةِ الْفَقْرِ وَ بَلَاءِ الدَّيْنِ، اَللَّهُمَّ اجْعَلْنِي مِنَ الشَّاكِرِينَ

“Ey Allâh! Bu (Yâsîn) sure(si)nin hakkı için ve ‘Selâmün kavlen min Rabbi’r-Rahîm’ hakkı için Senden helal, (bütün şüphelerden) tertemiz bir rızıkla beni rızıklandırmanı istiyorum. Ey Allâh! Fakirliğin zorluğundan ve borç belasından Sana sığınıyorum. Ey Allâh! Sen beni şükredenlerden eyle” duasını 21 defa okuduktan sonra sureyi okumaya devam edip bitirir.

Yâsîn Suresi’ni bu tarif edildiği şekilde toplam 3 kere okur ve ardından 3 kere de Rasûlullâh ﷺ’e salevat-ı şerife getirip rızık derdini Allâh-u Te’âlâ’ya arzederse, duası kabul olup bir daha rızık endişesi çekmez ve birçok nimetlere kavuşur. [Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/83-84]

🔲

Borçların Ödenmesi İçin Yâsîn Suresi Okumak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ağır borç yükleri altında ezilen bir kişi, o borçtan kurtulmak niyetiyle gece sabaha karşı (imsaktan önce) kalkıp abdest alarak kıbleye karşı oturup 3 defa Yâsîn Suresi’ni okur ve bu şekilde 7 gece devam ederse, Allâh-u Te’âlâ onu borçlarından kurtarır. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh: 14; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/78]

🔲

Zalim Birinden İsteğinin Gerçekleşmesi İçin Yâsîn Suresi Okumak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

1️⃣-) Ebu’l-Hasen eş-Şâzelî (Kuddise Sirruhû)dan rivayet edildiğine göre bir kişinin zalim bir yetkiliden bir isteği olur da, onun zulmünden çekindiği için bunu söyleyemezse, bu kişi Yâsîn-i Şerîf’i okuduktan sonra aşağıda zikredilecek duayı, noktalı yerde zalim kişinin ismini, annesinin ismi ile beraber (mesela Zalime oğlu Haccac için şeklinde) zikrederek okuduktan sonra o zalimin yanına girerse, o zalim kişi bu duayı okuyana zulmedemez ve o kişinin isteğini kabul eder.

Bu dua şöyledir: “Bismillâhi’r-rahmâni’r-rahîm, bismillâhillezî lâ ilâhe illâ hüve’l-hayyü’l-kayyûm, bismillâhillezî lâ ilâhe illâ hüve zü’l-celâli ve’l-ikrâm, bismillâhillezî lâ yedurru me’asmihî şey’ün fi’l-erdi ve lâ fi’s-semâi ve hüve’s-semî’u’l-‘alîm, allâhümme innî e’ûzü bike min şerri…”

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَانِ الرَّحِيمِ، بِسْمِ اللهِ الَّذِّي لَا إِلَّا هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ، بِسْمِ اللهِ الَّذِّي لَا إِلَّا هُوَ ذُو الْجَلَالِ وَ الْإِكْرَامِ، بِسْمِ اللهِ الَّذِي لَا يَضُرُّ مَعَ اسْمِهِ شَيْئٌ فِي الْأَرْضِ وَ لَا فِي السَّمَاءِ وَ هَوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ، اَللَّهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ…

“Rahmân ve Rahîm olan Allâh’ın adıyla (duamın kabulünü istiyorum). Hayy-u Kayyûm olan ve Kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan Allâh’ın ismiyle (zalimin zulmünden Allâh-u Te’âlâ’ya sığınıyorum).

Celal ve ikram sahibi olan, Kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayan Allâh’ın ismiyle (yardım diliyorum). O Allâh’ın ismiyle (işimin hallolması için nusret talep ediyorum) ki O’nun ismiyle birlikte (olana) ne yerde, ne de gökte hiçbir şey zarar veremez. O hakkıyla işiten ve çok iyi bilendir.

Ey Allâh! Felan oğlu felanın şerrinden Sana sığınıyorum.” [Abdullâh ibnü Es’ad el-Yâfi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:89; Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:13; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/73]

2️⃣-) Zorba ve zalim bir hakim ya da idare mevkiinde olan birinin yanına gitmek isteyen kişi:

سَلَامٌ قَوْلًا مِنْ رَبٍّ رَحِيمٍ ﴿٥٨﴾

(Yâsîn Suresi:58) ayet-i kerimesini 31 defa okuduktan sonra o kişinin yanına girerse, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle onun zulmünden muhafaza olur ve ricası kabul olunur. [Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/85)

🔲

Aleyhine Konuşulmaması İçin Yâsîn Suresi’nin 65. Ayet-i Kerimesini Yazmak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

İnsanların kendisi aleyhine konuşmaması ve ona karşı itaatkar olmalarını isteyen kişi Yâsîn Suresi’ndeki:

اَلْيَوْمَ نَخْتِمُ عَلٰٓى اَفْوَاهِهِمْ وَتُكَلِّمُنَٓا اَيْد۪يهِمْ وَتَشْهَدُ اَرْجُلُهُمْ بِمَا كَانُوا يَكْسِبُونَ ﴿٦٥﴾

(Yâsîn Suresi:65) ayet-i kerimesini misk, zaferan (safran) ve gül suyu karışımından yapılan bir mürekkeple bir deri parçası üzerine yazar ve muska yaparak üzerinde taşırsa, bu hususta muvaffak olur (aleyhine kimse konuşamaz). [Şihâbüddîn eş-Şercî, el-Fevâid fi’s-sılâti ve’l-‘avâid, sh:90]

🔲

Esaretten Kurtulmak İçin Yâsîn Suresi Okumak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Esaret halinde bulunan bir kimse esirlikten kurtulmak niyetiyle, abdestli bir vaziyette 7 gün boyunca her gün 3’er kere Yâsîn Suresi okursa, Allâh-u Te’âlâ onu esirlikten kurtarır. [ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:14; Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/77]

🔲

Zeka ve Ezber Kuvvetini Artırmak İçin Yâsîn Suresi Yazmak

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

1️⃣-) Zekayı ve ezber kuvvetini artırmak için Yâsîn-i Şerîf Suresi misk ve zaferan (safran)la temiz bir kağıda yazılıp ardından bu yazı gül suyuyla bozulur ve 7 gün boyunca bu sudan içilirse, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle bunu yapan kişi duyduğu her şeyi ezberler. [Ahmed ed-Deyrabî, el-Mücerrabât, sh:15; Seyyid Süleymân el-Huseynî, Kenzü’l-havâs, 2/83]

2️⃣-) Ulemanın beyanına göre bir kimse abdestli ve oruçlu bir vaziyetteyken:

اِنَّا نَحْنُ نُحْيِ الْمَوْتٰى وَنَكْتُبُ مَا قَدَّمُوا وَاٰثَارَهُمْۜ وَكُلَّ شَيْءٍ اَحْصَيْنَاهُ ف۪ٓي اِمَامٍ مُب۪ينٍ۟ ﴿١٢﴾

(Yâsîn Suresi:12) ayet-i kerimesini, peşine de:

اَللهُ مُحْيِي الْمَوْتَى وَ جَامِعُ الشَّتَاتِ وَ مُخْرِجُ بَرَكَاتِ الْأَرْضِ، لَا يَعْزُبُ عَنْ عِلْمِهِ شَيْءٌ بِقُدْرَتِهِ

“Allâh ölüleri dirilten, parça (parça olmuş)ları bir araya getiren ve yeryüzünün bereket(inin eser)lerini çıkarandır. Kudreti ile hiçbir şey O’nun ilminden gizli kalmaz” duasını misk, zaferan (safran) ve gül suyu karışımından yapılan bir mürekkeple temiz bir porselen tabağa yazar sonra onun üzerine Yâsîn Suresi’nin tamamını okuyup üfler ve ardından bu yazıyı yağmur suyu ile bozup cumartesi ya da perşembe gününden başlayarak 7 gün boyunca bu sudan aç karnına 7’şer yudum içerse, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle zekası artar, kıt anlayışlılığı ve unutkanlığıda zail olur. [‘Abdullâh ibnü Es’ad el-Yâfi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:90; Muhammed ibnü Ahmed et-Temîmî, Havâssu’l-Kur’âni’l-‘Azîm, Süleymâniye Kütüphânesi, Servili, rakam:227, verak:58a-58b]

3️⃣-) Bir kimse misk, zaferan (safran) ve gül suyu karışımından yapılan bir mürekkeple Yâsîn Suresi’ni 7 ayrı kağıda yazıp, bu 7 kağıdı 7 ayrı suya koyarak, yazılar bozulup suya geçtikten sonra bir hafta süre ile her gün bir kağıdın konduğu kaptaki suyu içerse, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle kiminle ilmi bir münazaraya girse mutlaka üstün gelir, başkalarının gözüne büyük ve kuvvetli görünür.

Ayrıca bu terkip altını ıslatan çocuklar içinde çok faydalıdır. Buna ilaveten aynı sudan emzikli bir kadın içerse, Allâh-u Te’âlâ’nın izniyle onun da sütü çoğalır ve bu süt çocuğa çok faydalı olur. [Muhammed ibnü ‘Alî Hırid et-Terîmî, el-Vesâilü’ş-şâfi’a fi’l-ezkâri’n-nâfi’a, sh:472-473; ‘Abdullâh ibnü Es’ad el-Yâfi’î, ed-Dürrü’n-nazîm fî havâssi’l-Kur’âni’l-‘Azîm, sh:89; Muhammed Hakkî en-Nâzillî, Hazînetü’l-esrâr ve celîletü’l-ezkâr, sh:166]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 Süleyman Hilmi Tunahan (ks) Hazretleri’nin veciz sözleri • Allah kerimdir amma kuyusu da derindir. İp ve kova olmayınca su çıkmadığı gibi, ...