Beyaz ekmeğin sagligimizdaki zararlarını ve yerini okuyalım lutfen
sağlığımızın müthiş şifreleri m.ulas
Ülkemizde son yıllarda en çok tartışılan konu ekmek. Televizyon ekranlarında sıkça gündeme getirilen bu konu hakkında kitaplar, makaleler yazılıyor. Kimileri ekmeğin bağırsak florasını hasara uğrattığını, bu alışkanlığın tıpkı sigara kullanımı gibi bir anda bırakılması gerektiğini ve ömür boyunca ekmeksiz bir diyetin sürdürülmesi gerektiğini söylüyor.
Kimi uzmanlar ise ekmeğin iyi bir karbonhidrat kaynağı olduğunu ve ekmeksiz bir hayatın vücutta başka sorunlara sebep olabileceğini savunuyor. Bir başka görüş ise beyaz ekmek yerine kepekli ekmeğin tercih edilmesi gerektiği iddiasını öne sürüyor. Hal böyle olunca birçok insan ekmek tüketimi konusuna nasıl bir yol izleyeceğini bilmiyor.
Ekmeğin zararları nelerdir? Peki hiç ekmek yememenin zararları var mı? Gelin, bu soruların cevaplarına birlikte bakalım. Ekmek mi yoksa hiç ekmek yememek mi zararlı sorusunun yanıtını arayalım.
Ekmeğin Zararları Nelerdir?
1) Besin Değeri Düşüktür
Sağlıklı bir yaşamın sırrı 3 beyazdan uzak durmak. Nedir bunlar? Un, şeker ve tuz.
Market ve fırınlardan satın aldığımız ekmek, genellikle beyaz undan yapılmaktadır. Basit karbonhidrat olarak nitelendirilen beyaz unun beyin sağlığı başta olmak üzere insan vücuduna birçok zararı olduğu bilinmektedir.
Beyaz un, kolay şekil alması ve daha beyaz görünmesi için çeşitli işlemlerden geçirilir. Değirmende öğütülürken içinden buğdayın en kıymetlisi olan ruşeym ve buğday kepeği alınır. Ruşeym ve buğday ile birlikte onların sahip olduğu vitaminler, mineraller, omega 3 ve 6 doymamış yağ asitleri, protein ve karbonhidrat değerleri de alınmış olur. Tüm besleyici özelliklerinden yoksun kalan beyaz un artık besin değeri düşük bir yiyecektir.
Beyaz unun bir diğer handikapı ise kolay acıktırması ve bunun sonucundan da kilo aldırmasıdır.
kepekli ekmek zararları
2) Glisemik İndeksi Yüksektir
Glisemik indeks, karbonhidrat içeren bir besinin yenildiği andan itibaren kana geçme ve kan şekerini yükseltme hızıdır.
Yapılan araştırmalarda ekmeğin glisemik indeksinin unun çeşidi ve nasıl çekildiğine göre farklılık gösterdiği gözlenmiştir.
İşlem görmeyen, taş değirmende öğütülen unların glisemik indeksi daha düşükken rafine beyaz undan yapılan ekmeğin glisemik indeksi daha yüksektir.
Ayrıca ekşi mayalı ekmeklerin glisemik indeksi düşük, endüstriyel maya ile yapılan beyaz ekmeğin glisemik indeksi ise daha yüksektir.
Beyaz ekmek, sofralarımızın vazgeçilmez bir parçası olsa da, sağlık üzerinde ciddi olumsuz etkiler yaratabilecek bir gıda maddesidir. Beyaz unla yapılan ekmek, içeriğinde bulunan rafine karbonhidratlar sayesinde hızla kana karışarak kan şekerini zirveye çıkarır. Peki, kan akışını yavaşlatan besin nedir
Vücutta insülin seviyelerinin dengesizleşmesine yol açarak damar sağlığını olumsuz etkileyebilir. Beyaz ekmeğin aşırı tüketimi, damarların zamanla tıkanmasına neden olabilir, bu da kan akışını yavaşlatır ve kalp-damar hastalıkları riskini artırır. İşte bu yüzden, beyaz ekmekten uzak durmak, sağlığınız için oldukça önemlidir...
Bağımlılık Yapar
Ekmeksiz yemek yiyemediğini söyleyen insanların sayısı hiç de az değil. Bunun en önemli sebebi ekmeğin içeriğindeki şekerdir.
Dilimizde tatlı, tuzlu, acı ve eksi olmak üzere 4 adet tat alma duyusu bulunur.
Ekmek içerisindeki şeker sebebiyle diğer duyuları baskılar ve zamanla bağımlılık yapar.
Hazır ekmeklerin içerisinde çeşitli kıvam arttırıcı maddeler ve fruktoz bulunur. Bu kimyasal maddeler bağımlılığa sebep olur.
KAN AKIŞINI YAVAŞLATIYOR
Beyaz ekmek, endüstriyel işleme sırasında buğdayın kabuğunun ve kepeğinin ayrılması sonucu elde edilen rafine unla yapılır. Bu süreç, ekmeğin besin değerini önemli ölçüde düşürür. Rafine un, yüksek glisemik indekse sahip bir gıda maddesidir, yani tüketildikten sonra hızla kan şekerini yükseltir.
Bu ani şeker artışı, insülin seviyelerini de zirveye çıkarır, bu da vücudun normal işleyişini bozabilir. Aşırı insülin salınımı, zamanla insülin direncine yol açarak metabolizmanın bozulmasına ve damarların zarar görmesine neden olabilir.
DAMAR DUVARLARINDA HASAR BIRAKIYOR
Beyaz ekmeğin içerdiği yüksek miktarda rafine karbonhidrat, damarlar üzerinde negatif bir etki yaratabilir. Kan şekerinin hızlı yükselmesi, damar duvarlarının hasar görmesine neden olabilir ve bu da plak birikimine yol açar.
Plak birikintileri, damarların daralmasına ve tıkanmasına sebep olur, bu da kan akışını zorlaştırır ve zamanla kalp krizi gibi ciddi sağlık sorunlarına zemin hazırlar. Beyaz ekmeğin düzenli tüketimi, bu sürecin hızlanmasına neden olabilir.
YORGUNLUK VE HALSİZLİĞE NEDEN OLUYOR
Beyaz ekmekte bulunan düşük lif içeriği, sindirim sisteminin verimli çalışmasını engeller. Lif, kan şekerinin yavaşça yükselmesine yardımcı olur, bu da insülin salınımının dengelenmesine yardımcı olur.
Beyaz ekmekte bu faydalı bileşen eksik olduğu için, kan şekeri hızla yükselir ve ardından hızla düşer, bu da yorgunluk, halsizlik ve isteksizlik gibi durumlara yol açar. Yüksek glisemik indeksli yiyecekler, insülin seviyelerini ve kan şekerini sürekli olarak dalgalandırarak vücudu zorlar.
Beyaz ekmeğin diğer bir tehlikesi, besin değerinin düşmüş olmasıdır. Bu ekmek türü, kepek, vitaminler ve mineraller açısından oldukça fakirdir. Bunun yerine tam buğday ekmeği veya kepekli ekmek gibi daha sağlıklı alternatifler tercih edilmelidir. Tam tahıllı ekmekler, vücuda daha fazla besin sağlar ve kan şekeri seviyelerini dengeleyerek damar sağlığını korur. Ayrıca, lif oranı yüksek olan bu ekmekler sindirimi kolaylaştırır ve metabolizmanın düzgün çalışmasına yardımcı olur.
Beyaz ekmek, şekerin hızlı bir şekilde kana karışmasına ve insülin seviyelerinin aşırı yükselmesine neden olduğu için, özellikle diyabet riski taşıyan kişiler için büyük bir tehdit oluşturur.
Diyabet, damar tıkanıklıklarını ve kalp hastalıklarını tetikleyen önemli bir faktördür. Beyaz ekmekten uzak durmak, bu tür hastalıkların önlenmesi için kritik bir adım olabilir.alintidir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder