KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ HUSÛSUNDAKI GÖRÜŞLERI:
Süleyman Efendi (k.s.) Hazretleri’nin talebeleri; Dinî mükellefiyetler hususunda; yani Namaz, Zekât, Oruç, Hac vb. Dinî mükellefiyetler noktasında kadın ile erkek arasında fark olmadığına, kadın-erkek herkesin eşit olduğuna inanırlar. Günümüzde çok tartışılan, her sahada kadın-erkek “eşitliği”nin kabul edilmesinin mümkün olmadığına, dolayısıyla, her sahada “eşitlik”ten bahsetmenin mânasız olduğuna inanırlar. Çünkü, “yaratılıştan kaynaklanan ve aklı olan hiç kimsenin inkar edemiyeceği bazı farklılıkar vardır, dolayısıyla her konuda “eşitlik” mümkün değildir” derler. Kız çocuklarının okuması konusunda ise: Cenâb-ı Hakk, “Dinini öğrenmek her Müslüman kadına, her Müslüman erkeğe farzdır” buyuruyor. Dolayısıyla, kadınlar şuraya kadar öğrensinler de, bundan sonrası erkek işidir gibi bir ayrıma kesinlikle katılmazlar.
KADINLARIN ÇALIŞTIRILMASI HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ
Dine aykırı olmadıkça, ihtiyaç halinde kadının çalışmasında bir mahzur yoktur. Ancak, şu da bir gerçektir ki, günümüzde kadınların ta’ciz edilmeden çalışabileceği vasat (iş ortamı) yok denecek kadar kısıtlıdır. Zaten, ev işleri ve çocuk yetiştirmenin başlı başına ve gâyet yoğun emek isteyen işler olduğu da meydandadır. Hal böyle olunca, mecbûr kalmadıkça kadının dışarıda çalışmayıp, ev’i ve çocuklarıyla ilgilenmesi, mecbûr kaldığında da, önce ev’de yapabileceği işleri araştırması, daha ma’kul olacaktır. Bu arada hatırlanması gereken bir diğer nokta da, ev hanımlarının zaten “boş” durmadıkları ve belki de kocalarından daha fazla “iş ve emek” ürettikleri gerçeğidir. Günümüzde, kadınların çok düşük ücretle çalıştırılması, onlara yapılabilecek en büyük kötülük ve asıl sömürü olarak görülmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder