14 Nisan 2024 Pazar

"1960'da İlkokul

 .. Marshal Yardımı ....

"1960'da İlkokula gidiyordum Öğretmenimiz SÜT TOZUNDAN sulandırılmış beyaz sıvıyı bize zorla içirmeye çalışıyordu Ayrıca evlerimize götürmek üzere Öğretmenimiz süt tozu paketleri dağıttı ABD’den yardım olarak gelmiş Evimiz de 100'e yakın keçi 30'dan fazla inek vardı Süt ve yoğurdu satma imkânımız yoktu Bize yetecek kadar her türlü Süt ürünümüz vardı Ben İlkokul çocuğuyum Öğretmenime ŞEKSİZ ŞÜPHESİZ güveniyorum Cicili süt tozu paketlerini sevine sevine eve getirdim Eve girmeden önce avluda dedemle karşılaştım 'elindeki nedir?' diye sordu Süt tozu dedim 'Bizim sütümüz var, götür onu geri ver, sütü olmayan çocuklara versinler.' dedi Aslına bakarsan köyümüzde sütü olmayan ev yoktu Ben götürmek istemedim Dedem bana: "Oğlum,bunlar bizim iyiliğimiz için bunu vermiyorlar Bizi zehirlemek için gönderiyorlar"dedi Ben okul'da öğretmenimin anlattıklarına güvenerek Dedeme karşı geldim Bu söylediklerini okula hiç gitmemiş olan dedemin cehaletine yordum Beni ikna edemeyince inandırmak için bir deneye başvurdu Bana "Git,O elindeki sözüm ona süt tozunu Süte çevir getir" Eve girip elimdeki Süt tozundan süt yapıp getirdim Sütü Götürüp köpeğimizin kulübesinin önüne koymamı söyledi Bende dedemin dediğin yaptım Köpek Ağzını süte koydu, yaladı,çekti.. Beni zehirlemek mi istiyorsunuz ? der gibi bize baktı Nerdeyse saldıracak gibiydi Dedem süt dolu kabı köpeğin önünden alıp döktü,kabı yıkadı Şimdi 'git, evden bizim sütten getir'dedi Evden sütü getirdim,yıkanmış kaba koydu Kabı Yine köpeğin önüne koyunca ağzını koydu Bir kez nefes aldı.Sütü tamamen bitirdi Dedem hiç okula gitmemişti ama öğretmenimden ve o sütleri okulumuza gönderen yetkililerden daha çok şey biliyordu.." O tarihlerde bu dağıtılan süt tozlarından sonra; Türkiye'de ilk "Çocuk Felci" vakaları görüldü ve Felç salgını başladı.. (Ama bu musibetlerin nereden geldiğini hiç ama hiç sorgulamadık Hâlâ da öyle değilmiyiz) Sonra ne mi oldu..?

Amerika bize milyon dolarlar karşılığında ÇOCUK FELCİ aşıları sattı Önce çocuklarımızı Hasta Ettiler Peşinden iyileşelim diye İlaç ve Aşı Sattılar Bizim,MADDİ ve MANEVİ gücümüzü Bomba ve Silahlarla öldüremeyeceklerini anlayınca Aşı ve Yiyeceklerini ülkemize sürerek değişik bir yol izlediler
Bizde bunları Masum Gördüğümüz Sürece Daha Çok Aldandık…. Daha Çok ABD ve AB’yi büyük ve güçlü görmeye ve hayranlık duymaya devam ettik.… Daha Çok ahlâksızlıklarını ve rezilliklerini ÇAĞDAŞLIK diye neslimizi zehirlemelerine göz yumduk.… Onun içindir ki: AB,ABD ve benzeri ülkelere
TEMİZLİĞİ, TUVALET kültürünü, İNSAN HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİNİ öğreten ECDADIMIZA söver dururuz Daha daha nice sayamayacağım PİSLİKLERİNİ hayranlıklarla neslimize EMPOZE etmeye çalışırız… Eğitimimizi onların dizayn ettiği PROGRAMLARDAN kurtarmadıkça daha çok SÜRÜNMEYE devam ederiz Çocuklarının Eğitimini Abdli conilere Sağlığını Dsö ya Tarımını BM bırakan Bir ülkeyiz Başa Gelen Hiç bir Hükümette bu kanunları değiştirmeye Çalışmıyor Anlayana ve anlamak isteyene yeter sanırım.!.....












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem, “Yâsîn Sûresi, Kur’ân’ın kalbidir.” buyurmuş ve bu sebeple bu sûre-i celîle “Kalbü’l-Kur’ân” diye de isimlendirilmiştir. Huccetü’l-İslâm İmâm Gazâlî (rah.) buyurmuştur ki: “Bu ismin verilmesindeki bir hikmet de şudur: Bu sûre-i celîlede haşir ve neşr, en belîğ ve en güzel surette beyan olunmuştur. Haşir ve neşre iman da imanın kalbi mesâbesindedir.” (Kıyamette bütün insanlar diriltildikten sonra amellerinin karşılıklarını görmeleri için mahşer yerine sevk edilerek toplanmalarına, haşir ve neşr denir.) Bu sûrenin, mevtâya (ölmüş kimseye) okunması hakkında emir dahi vârid olmuştur. Sevgili Resûl-i Ekrem sallallâhü aleyhi ve sellem Efendimiz, “Onu (yani Yâsîn Sûresi’ni) mevtânızın yanında okuyun” buyurdular. Burada mevtâdan murat, ölmek üzere bulunanlardır da denilmiştir. Bir hadîs-i şerîfte de “Yâsîn, herhangi bir meyyitin başucunda okunursa elbette Allah, ona kolaylık verir.” buyurulmuştur. Bu sebeple kabir ziyaretlerinde de okunur. Diğer bir hadîs-i şerîfte, “Her kim anasının, babasının veyahut bunlardan birinin kabrini her cuma ziyaret eder de, yanlarında Yâsîn Sûresi’ni okursa her harfinin adedince ona mağfiret edilir.” Bu husûsta başka hadîs-i şerîfler de vardır: “Kur’ân-ı Kerîm’in kalbi de Yâsîn (Sûresi)dir. Kim onu, Allâhü Teâlâ’nın rızasını murat ederek okursa, Allâhü Teâlâ, onu mağfiret eder. Mevtânıza onu okuyun.” “Kim Allâhü Teâlâ’nın rızasını umarak geceleyin Yâsîn Sûresi’ni okursa o gecede, günahları bağışlanıp mağfiret olunur.” 2 Aralık 2025 Sal �Fazilet Takvimi

  YÂSÎN SÛRESİ OKUMANIN FAZİLETİ Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem şöyle buyurdular: “Her şeyin bir kalbi vardır, Kur’ân-ı Ke...